Sunday, March 28, 2010

home-less...

yaklaşık bir yıldan bu yana kendimi evsiz hissediyorum...malum kişi bizimle yaşamaya başladığından bu yana...evimi bi yabancıyla paylaşma fikri pek hoşuma gitmedi...emek emek ve binbir zorlukla derleyip toparladığım evim yabancı mihraklar tarafından istilaya uğradı...kuşatıldım...kapana kıstırıldım...hiç bir yere kaçamıyorum...kımıldayamıyorum...hareketlerim kısıtlandı...kafka'nın gregor'u gibi hissediyorum kendimi...minik odamda yaşamaya başladım...bütün eşyalar üst üste ve iç içe...bu üst üste ve iç içelik bütün hayatıma da yansıyor...alan yaratmak istiyorum kendime..bi miktar boşluk...nefes almak istiyorum...el değmesin maddelerime...kaçırmalı, korumalıyım onları...gitmeliyim...kendi hayatıma başlamalıyım...benim hayatıma...benim dört duvarım, benim taklarım, benim koltuğum...işden eve dönerken bi demet taze çiçek alıp koymalıyım vazoya...pencereleri açıp havalandırmalıyım...temiz olmalı evim her zaman...temiz kokmalı...dostlar arkadaşlar uğramalı çat kapı...onlarla dertleşmeli, onlarla gülüşmeli...şehirde olmalıyım...şehrin kaosuna yakın ama sessiz bi yerde...istediğim zaman karışabilmeliyim curcunaya, istediğim zaman da kaçıp sığınabilmeliyim kovuğuma...güzel müzikler tınlamalı hep duvarlarda...çepeçevrelemeli etrafını...mis kokulu yemekler denemeliyim mutfağında...mumlar yanmalı banyosunda...deniz kabukları saçılmalı muhtelif yerlerine...
iste ben bunları istiyorum...
bi ev'im olsun istiyorum...

1 comment:

Bager said...

eve dair düşlerin...
yaşama dair düşlerimdir...